Ekrem İmamoğlu: Siyasilerin Karne Günü Sandık Günüdür. İstanbulluların hakkını kimse geri alamaz.
HABER: ÇAĞATAN AKYOL – Kamera: ADEM KARABAYIR
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, ‘İBB Yanı İstanbul’da Zor Zamanlardaki Yaşlılar Forumu’nda yaptığı konuşmada, ‘Bizim gibi görev yapan belediye başkanları, siyasilerin karne günü sandık günüdür. O gün alkışlar sizden, Karnemize geçer not vereceksiniz, vatandaş da bu hakkını kullanırken bize karşı hakkımızı vereceğini zannediyor, yani bizden başkası alamaz. İstanbul halkının hakkını sizden geri alın.”
İBB Lideri Ekrem İmamoğlu, Zor Zamanlarda Kartal Bülent Ecevit Kültür Merkezi’nde bugün İBB’nin yanında düzenlenen ‘İstanbul Yaşlılara Soruyor Forumu’na katıldı. İmamoğlu, programda yatılı sağlık hizmetlerinden ve tıp merkezlerinden yararlanan 55 yaş üstü bireyler ve yakınları ile Sağlık Hizmetleri Müdürlüğü ayni ve nakdi yardımlardan yararlananlar ile bir araya geldi.
İmamoğlu, hayatın güzel ama zorluklarının da olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
“İBB ZOR ZAMANINDA KESİNLİKLE İNSANLARIN YARDIMCISI OLUR: Hayatın her dönemi farklıdır. Farklılıkları var, zorlukları var ama değerli olan bir şey var. Yalnız kalmamak, yalnız kalmamak; bu çok değerli. Hangi yaşta olursanız olun ihtiyacınız olan desteği alabilmek ve bazı ihtiyaçlarınızı karşılayabilmek. Aslında söylediklerim bizim yaşlılarımızla ilgili değil. Hayat o zaman bunları alamıyorsan biraz ağırlaşıyor, biraz yük oluyor insanımızı üzebiliyor. Bu anlamda İstanbul Büyükşehir Belediyesi olarak tüm çalışma arkadaşlarımla birlikte diyoruz ki İstanbul’da kimseyi geride bırakmayacağız. Birlikte yürüyeceğiz, birlikte olacağız. Herkesle ilgileneceğiz. Ama arkamızda asla küçük bir çocuk değil, bir aile ama sizler gibi çok saygı duyulan büyükler bırakmayacağız. Bu sebeple başı belada olan bir vatandaşın yanında olmak ve bu söylediklerimi burada tüm arkadaşlarıma tarif etmek isterim. Sizler bizim büyüklerimizsiniz ve yanınızda olmak bir lütuf değil. Bu bizim yükümlülüğümüz ve sorumluluğumuzdur. Bunun için harikasın. Onu hissediyoruz. En zor anında büyükşehir belediyemiz mutlaka halkının yanında olacaktır.
GÜCÜMÜZLE ÇALIŞACAĞIZ, KİMSENİN SEVİLDİĞİNİ HİSSETMEMESİ İÇİN: Bu manada İstanbul halkı bana size hizmet etme misyonunu verdiyse ben de size hakkını veririm, layık olurum, siz de güzel duygu ve dileklerinizle bana dua edersiniz inşallah. ben sana karşı sorumluyum Bizim gibi görev yapan belediye başkanları her zamanki gibi siyasetçilerin rapor günü sandık günü. Umarım o gün geldiğinde sizlerden alkış alırız. Siz karnemize geçer notu veriyorsunuz, vatandaş da hakkını kullanırken bize hak ettiğimizi veriyor sandıkta. Yani İstanbulluların hakkını sizden başkası alamaz. Biliyoruz. Sandıkta vereceksiniz. Sizin için gerçekten çok sorunlu hissediyorum, özellikle büyüklerimiz için. Doğal olarak kendimi bu güzel cennetin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’e karşı da sorumlu hissediyorum. Çünkü Cumhuriyeti bize hediye ederken inanılmaz değerli bir tarifle bizlere armağan etti. ‘Yetimlerin hiç kimsesi olmayan Cumhuriyet’ dedi. O bakımdan biz bu Cumhuriyetin evlatları ve yöneticileri olarak bu memlekette ve şehrimizde kimsenin kendini yalnız hissetmemesi için var gücümüzle çalışacağız.
65 YAŞ ÜZERİNDE YOĞUN EĞİTİM PROGRAMLARI BAŞLATTIK: 45 bin yaşlıya evde sağlık ve bakım hizmeti verdik. Bununla gurur duyuyoruz. Türkiye’nin en büyük huzur ve bakımevi olma özelliğini taşıyan Darülaceze’de hizmet kalitesini artırmak ve herkesin memnuniyetini hissettirmek için her türlü çabayı gösterdik, göstermeye de devam edeceğiz. Ayrıca misafirlerimizin oradaki ortamlarını iyileştirmek ve güzelleştirmek için büyük çaba harcıyoruz. Destek ve bakım hizmetlerini yaşam evleri olan mahallelere taşıyoruz. Sanatçı Yaşam Evi’nde sanatçı büyüklerimizin ortasında olmaktan gurur duyuyor, onlara hak ettikleri desteği ve saygıyı sağlamak için çalışıyoruz. Yeni huzurevleri, yeni yaşlı bakım ve rehabilitasyon merkezleri üretimine başladık, proje hazırlıklarımız var, temelini attığımız ve sonuca yaklaştığımız merkezlerimiz var. Enstitü İstanbul İSMEK aracılığıyla 65 yaş üstü insanlarımıza yönelik ağır antrenman programlarına başladık ve sayılarını artırıyoruz.
YEREL EŞİTLİK EYLEM PLANI KABUL EDİYORUZ: Siz değerli büyüklerimizin güncel ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla yaş ortalaması 72 olan 2 bin büyüğümüzün dijital becerilerini geliştirmek adına kurslar açtık ve burada hizmet veriyoruz. Tüm çalışmalarımızı yaparken Yerel Eşitlik Eylem Planı’na uygun hareket eder, bu anlamda her zaman eşit davranma yeteneğimizi ölçer ve bu anlamda eksiklerimizi tamamlamak için özel bir çaba harcarız. Yaptığımız her yeni yatırımda, sunduğumuz her hizmette, hangi kümeye önem verilmesi gerekiyorsa o kümeye yönelik hizmetler ve projeler hayata geçiriyoruz. Bu kümeler içinde siz değerli büyüklerimize mutlaka ayrı bir yer ayırırız. Bu projeleri özellikle büyüklerimizin gözünden bakarak, sizleri dinleyerek, varsa eksiklerini görmeye çalışarak belirliyor ve hizmet kalitemizi yükseltiyoruz. Bugün Türkiye’de 1,5 milyon hanede yalnız yaşayan bireyler var. Bu anlamda maddi sıkıntı yaşayan en önemli gruplardan birini saygıdeğer büyüklerimiz oluşturmaktadır.
GEÇMİŞ HİZMETLERİNİZ İLE İSTANBUL ÜLKEMİZ SİZİN: İstanbul’da da bu anlamda bir kararlılığımız var ve ne yazık ki ihtiyaç sahibi büyüklerimizin varlığı var. Doğal olarak bu sorunları belediyelerin imkanları ile tek başına karşılama şansı yoktur. Ülkemizi yönetenler bu konuda çok hassas davranmalı ve büyüklerimizin ihtiyaçlarını karşılayarak kimsenin muhtaç durumda kalmamasını sağlamalıdır. Çünkü büyüklerini ihmal eden bir ülke varsa, kendi varlığını, kendi geçmişini ve kendi masraflarını da ihmal etmiş demektir. Buna asla izin vermeyeceğiz. Sizlere hak ettiğiniz yaşam kalitesini sunmak, hak ettiğiniz saygıyı sadece sözde değil uygulamada da göstermek bu ülkenin tüm yöneticilerine ve bizlere karşı görevimizdir. Sizlere sunduğumuz hizmetlerde iyileştirilmesini istediğiniz hususlar varsa, bunları düşünür ve isteklerinizi bize iletirseniz, bu bizi memnun eder, bize güç verir ve daha kaliteli hizmet verme yolunda ilerlememizi sağlar. . Unutmayın ki değerli büyüklerimiz, varlığınız, geçmiş hizmetleriniz ve ürünlerinizle İstanbul sizlerin, vatan da sizindir. Bu ülkede bize verilen hayatın kıymetini bilerek hep birlikte yaşayabilmeyi ve buna layık olmayı özellikle diliyorum. Allah hepimize yaşadığımız hayatta güzel günler versin; Yaşlandığımızda, yaşlılığımızda bize saygı duyacak bireyler nasip etsin diyorum. Bu değerlidir.
MEMNUNİYETİNİZİN BÜYÜK OLDUĞU BİR TÜRKİYE VAR OLMAK BİZ YÖNETİCİLERİN BORCUDUR: Ben çok şanslı bir insanım. Hayatımda elde ettiğim pahalı şeyleri bana sunan yaşlı büyüklerimle 17 yaşıma kadar ortada büyüdüm diyebilirim. Liseyi bitirene kadar. Çok şanslıydım çünkü büyük dedem, anneannem, anneannem, anneannem ve babamla aynı evde yaşıyorduk. Tıpkı evde olduğumuz gibi. Hepsinden çok şey öğrendim. Hepsinden keyif aldım. Büyüklerimle, büyüklerimle ortada olmak bana süper şeyler öğretti. En çok da topluma olan saygımı artırdı. Büyüklere saygımı artırdı. Konuşurken ve konuşurken şu örneği veriyorum: Bir evde mutlak beni dinleyen bir çocuk var ona örnek olmak isterim. Konuşmalarımın doğru ve ahlaklı, nitelikli ve öğretici olması benim için çok değerlidir. Doğal olarak bunun bir de diğer tarafı var. Konuşmamdan rahatsız olmayıp ‘Aferin bu gence, aferin bu müdüre’ deyip beni dinleyip bunu söyleyen büyüklerimi istiyorum. Sen benim büyüğümsün, her birimiz. Umarım başını eğdirmem, seni utandırmam. Hepinize canı gönülden teşekkür ediyoruz, sizlerin memnuniyetinin arttığı bir İstanbul, memnuniyetinizin arttığı bir Türkiye yaratmak yöneticilerin görevidir. Allah bizi senin yüzünden mahcup etmesin.”